SERİ KATİLLER 3

Hukuk Hilal Ataseven

Serinin üçüncü makalesi olan bu makalede dünya üzerinde medyada çok ses getirmiş ve katili yakalanmış seri katil vakaları sizlerle paylaşılacaktır.

İçindekiler

1. JEFFREY DAHMER (1960-1994)

Jeffrey Dahmer, 1978 ile 1991 yılları arasında 17 erkeği öldüren Amerikalı bir seri katildi. Kurbanlarını genellikle gay barlarda veya sokakta buluyor, onları evine davet ederek uyuşturucu veriyor ve ardından öldürüyordu. Cinayetlerinin ardından kurbanlarının cesetlerini parçalayarak, bazı organlarını saklıyor ve nekrofili ile yamyamlık gibi eylemlerde bulunuyordu.^{^[1]} Dahmer’ın suçları, cinsel tatmin arayışı ve kontrol dürtüsüyle bağlantılıydı. Kurbanlarını tamamen itaatkâr ve hareketsiz bir durumda görmek istiyordu, bu da onu nekrofili ve yamyamlığa yöneltti. Cinayet işledikten sonra mağdurun bedenini parçalayarak fotoğraflarını çekiyordu. İlk cinayetini 1978’de, 18 yaşındayken işledi. Otostop çeken Steven Hicks’i evine davet etti, birlikte alkol aldıktan sonra onu öldürdü ve cesedini parçaladı.^{^[2]} 1987- 1991 yılları arasında katil cinayetlerine hız verdi. Kurbanlarını genellikle Milwaukee’deki gay barlardan seçti. 22 Temmuz 1991’de Tracy Edwards adında bir adam, evin camından yardım isterken yoldan geçen birinin kendisini ve boynundaki köpek tasmasını fark etmesi ve polise haber vermesi üzerine,^{^[3]} Dahmer’ın elinden kaçtı. Polis, Dahmer’ın evine gittiğinde insan kalıntıları, kafatasları, fotoğraflar, cinayet aletleri ve diğer delilleri buldu. Dahmer tutuklandı ve 17 cinayetten suçlu bulundu. Dahmer, 1992’de ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. 28 Kasım 1994’te, hapishanede başka bir mahkûm tarafından öldürüldü.^{^[4]} Jeffery Dahmer ve cinayetlerinin detayları birçok belgesel ve filme konu oldu.

2. TED BUNDY (1946-1989)

Ted Bundy, 1974 ile 1978 yılları arasında en az 30 genç kadın ve kız çocuğunu öldüren Amerikalı bir seri katildi. Yakışıklılığı ve karizmasıyla bilinen Bundy, kurbanlarını genellikle yardım isteme bahanesiyle kandırarak tuzağına düşürüyordu. Bundy’nin suçları, cinsel sadizm ve güç arayışıyla bağlantılıydı. Kurbanlarını kontrol etme ve onlara üstünlük sağlama dürtüsüyle hareket ediyordu.^{^[5]} Bundy’nin ilk bilinen cinayetleri 1974’te Washington ve Oregon’da gerçekleşti. Kurbanlarını genellikle üniversite kampüslerinden seçti ve onları kaçırarak öldürdü. Bundy, Utah ve Colorado’da da benzer yöntemlerle cinayetler işledi. Kurbanlarını genellikle halka açık yerlerden seçiyor ve onları izole yerlere götürerek öldürüyordu. 1975’te Utah’ta tutuklandı ancak 1977’de Colorado’da iki kez hapishaneden kaçmayı başardı. Kaçışlarından sonra Florida’ya gitti ve burada cinayetlerine devam etti. Florida’da Chi Omega kız öğrenci yurdunda iki kadını öldürdü ve birkaçını yaraladı. Ayrıca 12 yaşındaki Kimberly Leach’i kaçırıp öldürdü. 1978’de tekrar tutuklandı. Bundy psikiyatrik muayenelere tabi tutuldu. En başta bipolar bozukluk teşhisi koyulan Bundy, daha sonra çoklu kişilik bozukluğu ve antisosyal kişilik bozukluğu teşhisleriyle karşılaştı. Ayrıca narsizm, kötü yargı ve manipülatif davranış belirtileri de da vardı. Psikiyatristi bazen kendisini bile manipüle ettiğine dair ifade verdi. Alternatif tanı olarak narsisistik kişilik bozukluğu önerilmişti.^{^[6]}1979’da Florida’da yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. 1989’da elektrikli sandalye ile idam edildi.

3. RODNEY ALCALA (1943 – 2021)

Rodney Alcala, “The Dating Game Killer” olarak bilinen Amerikalı bir seri katildi. 1970’ler boyunca birçok kadını ve genç kızı öldürdü ve suçları, zekâsı ve fotoğrafçılık yetenekleriyle dikkat çekti. Alcala’nın suçları, cinsel tatmin arayışı ve güç kontrolüyle bağlantılıydı. Kurbanlarını fotoğrafçı kimliğini kullanarak kandırmış, onları fotoğraflarını çekme bahanesiyle tuzağına düşürmüştü.^{^[7]} Alcala, ilk suçunu 1968’de sekiz yaşındaki Tali Shapiro’yu Los Angeles’taki dairesine çekerek saldırarak işledi. Bir görgü tanığının ihbarı üzerine polis geldiğinde, Shapiro ağır yaralı halde bulundu; ancak Alcala kaçmayı başardı. Yakalanmamak için “John Berger” takma adıyla New York Üniversitesi’nde sinema eğitimi aldı. 1971’de, 23 yaşındaki uçuş görevlisi Cornelia Crilley, Manhattan’daki dairesinde tecavüze uğramış ve boğulmuş halde bulundu. Bu cinayet, 2011 yılına kadar çözülemedi. 1971’de FBI’ın En Çok Arananlar listesine girdi ve New Hampshire’da çocuk kampında danışmanlık yaparken yakalandı. Tali Shapiro’nun ailesinin kızlarını mahkemede ifade vermeye ikna edilememesi nedeniyle, daha hafif bir suçlamayla yargılandı ve üç yıl hapis yattı. 1974’te şartlı tahliye edildi, ancak kısa süre sonra 13 yaşındaki bir kıza saldırdığı için tekrar tutuklandı ve iki yıl daha hapis yattı. 1977’de, 23 yaşındaki Ellen Hover, New York’ta kayboldu. Takviminde “John Berger” ile randevusu not edilmişti. Cesedi bir yıl sonra Westchester County’de bulundu. 1978’de, Alcala popüler televizyon programı “The Dating Game”e katıldı ve kazandı. Ancak, yarışmadaki kadın yarışmacı Cheryl Bradshaw,^{^[8]} onu “ürkütücü” bulduğu için onunla buluşmayı reddetti. ^{^[9]} 1979’da, 12 yaşındaki Robin Samsoe, California’da kayboldu ve cesedi 12 gün sonra bulundu. Samsoe’nun arkadaşları, bir adamın fotoğraflarını çekmek istediğini söyledi ve verilen eşgal Alcala’ya uyuyordu. Polis, Alcala’nın dolabında Samsoe’ya ait küpeleri buldu ve onu tutukladı.^{^[10]} Alcala, Samsoe cinayetinden dolayı üç kez ölüm cezasına çarptırıldı; ilk iki mahkûmiyeti temyizde bozuldu, ancak 2010’da üçüncü kez ölüm cezası aldı. Ayrıca, DNA kanıtları ve diğer delillerle dört ek cinayetten daha suçlu bulundu. 24 Temmuz 2021’de, 77 yaşında, doğal nedenlerle hapishanede öldü.^{^[11]}

4. JOHN WAYNE GACY (1942-1944)

John Wayne Gacy, “Katil Palyaço” olarak bilinen Amerikalı bir seri katildir. 1972 ile 1978 yılları arasında Chicago’da en az 33 genç erkeği ve oğlan çocuğunu öldürmüştür. Gacy’nin suçları, cinsel tatmin ve güç arzusuyla bağlantılıydı. Kurbanlarını genellikle iş teklifleri veya yardım vaatleriyle kandırarak evine getiriyor ve burada onlara saldırıyordu.

Gacy’nin ilk cinayetini 1972’de, 16 yaşındaki Timothy McCoy’u seks için evine çektikten sonra işledi.^{^[12]} Kurbanlarını genellikle evine davet ediyor, onları kelepçeliyor ve ardından tecavüz edip öldürüyordu. Gacy, kurbanlarının çoğunu evinin altındaki tarama boşluğuna gömüyordu. Diğerlerini ise yakınlardaki nehre atıyordu. 15 yaşındaki Robert Piest’in kaybolması üzerine yapılan soruşturma sırasında, Gacy’nin evinde yapılan aramada insan kalıntıları bulundu. Bu, Gacy’nin tutuklanmasına yol açtı. Gacy, 1980 yılında 33 cinayetten suçlu bulundu ve ölüm cezasına çarptırıldı. 1994 yılında zehirli iğne ile idam edildi. ^{^[13]}

5. GARY RİDWAY (1949 – )

Gary Ridgway, “Green River Katili” olarak bilinen Amerikalı bir seri katildir. 1980’ler ve 1990’lar boyunca Washington eyaletinde en az 49 kadını öldürdüğünü itiraf etmiştir. Ridgway’nin suçları, cinsel tatmin ve kontrol arzusuyla bağlantılıydı. Kurbanlarının çoğu savunmasız gördüğü seks işçisi veya evsiz genç kadınlardı. Ridgway’nin ilk cinayetleri 1982’de başladı. Kurbanlarını genellikle Seattle bölgesindeki ana yolların yakınında buluyor ve onları ıssız bölgelere götürerek boğuyordu. Bu dönemde, Green River yakınlarında ve çevresinde birçok kadın cesedi bulundu. Bu nedenle medya ve yetkililer tarafından “Green River Katili” olarak adlandırıldı. 1990’larda, gelişen DNA teknolojisi sayesinde, eski kanıtlar yeniden incelendi. 1997’de Ridgway’den alınan DNA örnekleri, bazı kurbanların üzerinde bulunan örneklerle eşleşti. Ridgway, 2001 yılında DNA kanıtlarıyla tutuklandı. Savcılarla yaptığı anlaşma sonucunda, ölüm cezasından kaçınmak için 48 cinayeti itiraf etti. Ancak, gerçek kurban sayısının 70’in üzerinde olabileceği düşünülmektedir. Ridgway, 2003 yılında ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı ve şu anda Washington’daki bir hapishanede cezasını çekmektedir.^{^[14]}

6. ADNAN ÇOLAK (1952 – )

Adnan Çolak, “Artvin Canavarı” olarak bilinen Türk bir seri katildir. 1992 ile 1995 yılları arasında Artvin’de 11 yaşlı kadını öldürmüştür.^{^[15]} Çolak’ın suçları, cinsel tatmin ve güç arzusuyla bağlantılıydı. Kurbanlarını genellikle yalnız yaşayan yaşlı kadınlar arasından seçiyordu. Çolak, 1992’de ilk cinayetini işledi. Kurbanlarını genellikle gece saatlerinde evlerine girerek öldürüyor ve bazılarına tecavüz ediyordu. 1995 yılında, yoğun polis çalışmaları sonucunda Çolak yakalandı. Mahkemede suçlarını itiraf etti. Çolak, altı kez idam ve 40 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak, Türkiye’de idam cezasının kaldırılmasıyla birlikte cezası müebbet hapse çevrildi. 2005 yılında şartlı tahliye ile serbest bırakıldı. ^{^[16]}

7. YAVUZ YAPICIOĞLU (1967 – )

Yavuz Yapıcıoğlu, “Tornavidalı Katil” olarak bilinen Türk bir seri katildir. 1994 ile 2002 yılları arasında en az 18 kişiyi öldürdüğü kayıtlara geçmiştir, ancak bazı tanıklar ve aile üyeleri bu sayının 40’a kadar çıkabileceğini belirtmektedir. Yapıcıoğlu’nun suçları genellikle ani öfke patlamaları ve kontrolsüz şiddet eğilimleriyle ilişkilendirilmiştir. Kurbanlarını rastgele seçmiş ve saldırılarında genellikle tornavida kullanmıştır. 1994 yılında, “günaydın” diyen bir kişiye sinirlenerek üç kişiyi bıçakladı;^{^[17]} 20 yaşındaki Sait Korkmaz olay yerinde hayatını kaybetti. Kaçmaya çalışırken bir aracı gasp edip sürücüsü Rasim Aydın’ı öldürdü. Yakalandıktan sonra Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne gönderildi, ancak burada da saldırgan davranışlar sergiledi ve koğuşu ateşe verdi. Akli dengesinin yerinde olmadığı raporu ile serbest bırakıldı. İstanbul’da bir tartışmaya müdahale ederken bir kişiyi öldürdü. Adana’ya kaçtı ve burada da üç kişiyi sebepsiz yere öldürdü. Ankara’da bir otobüs molasında bir kişiyi öldürdü ve ardından tanık olan birinin de boğazını keserek öldürdü. Çorlu’da kardeşinin dükkânını, diğer akrabalarının evlerini ve babasının evini ateşe verdi. Edremit’te anneannesini kristal bir kül tablasıyla öldürdü; bu olaydan iki gün sonra annesi kalp krizinden vefat etti.^{^[18]} Çorlu’da üç kişiyi tornavida ile öldürdü ve iki kişiyi ağır yaraladı. Gece bekçisi Hüseyin Yumruk’u, ardından Özcan Karagözoğlu’nu ve son olarak Şakir Temüriçi’yi öldürdü. Sabah saatlerinde Tonguçlar Camii’nde imam Salih Baş’ı boynundan yaraladı. 24 Aralık 2002’de yakalandı ve yapılan psikiyatrik değerlendirmede suçlarından tamamen sorumlu olduğu belirlendi. Tekirdağ Cezaevi’nde tutuklu bulunmaktadır.^{^[19]}

SONUÇ

Seri katiller serimin son makalesinde, çözülebilen ve dünyada çok ses getirmiş, medyanın gündeminde kalmış ve failleri cezalandırılmış vakaları ele aldım. Katillerin tutuklandığı vakaları sona bırakmamın sebebi aslında adli bilimlerin, kriminolojinin bulunduğu noktaya vurgu yapmak. Günümüzde bu kadar vahşi, cinsel ya da başkaca saiklerle, bu kadar fazla insan öldürmek neredeyse imkânsız hale gelmiştir. Bahsettiğim imkânsızlık toplu katliamlar ya da kitle imha silahları kullanılarak işlenen cinayetlerden ziyade, serinin ilk makalesinde anlatılan özelliklere sahip olan ve seri katil vakası olarak ele alınan vakalara ilişkindir. Günümüzde hiçbir katil art arda bu kadar insanı ardında hiçbir delil bırakmadan öldürememektedir. Katillerin yakalanma süreleri oldukça kısalmıştır. Bunun sebebi ise delillerin daha doğru toplanması, bazı veri tabanları ve teknolojinin getirdiği kolaylıklardır. Türkiye’de hala bir DNA veri tabanı bulunmasa da Amerika’da kurulan DNA veri tabanına 2021 itibariyle 15 milyon kişinin DNA’sı kaydedilmiş ve bununla birlikte 550 bin soruşturma çözülmüştür. Bu oran oldukça fazla olup Türkiye’de de buna benzer bir veri tabanının yasalaştırılması gerektiğini savunan adli tıp uzmanları bulunmaktadır.

Adli bilimler, kriminoloji ve teknoloji her geçen gün daha da gelişmekte, dijital çağa ayak uydurmaya devam etmektedir. Bu sebepledir ki suç işleme oranları sıfıra indirilemese de delillerin toplanması, değerlendirilmesi ve failin yargılanması süreçlerinde ilerleyen zamanlarda daha da gelişmiş yöntemler görmek mümkün olacak ve suç soruşturma süreleri kısalacaktır. Suçu toplumun hazırlamadığı ve suçlunun da işlemediği yarınlara…

KAYNAKÇA

Hilal Ataseven

28 Temmuz 2002’de Düzce’de doğdum. Ortaokul ve liseyi Düzce’de okudum. Düzce 15 Temmuz Şehitler Anadolu Lisesinden eşit ağırlık alan birincisi olarak mezun oldum. Lisede Kütüphanecilik Kulübü başkanlığıyla birlikte kendimi kitapların ve yazarların içinde buldum. Şu an İstanbul Medeniyet Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde 4. Sınıf öğrencisiyim. 2 yıldır İMÜ Hukuk Atölyesi Kulübünün Yönetim Kurulu Başkanlığını yürütüyorum. Aynı zamanda üniversite birinci sınıftan itibaren 3 farklı avukatlık bürosunda stajyer öğrenci olarak çalıştım. Üçüncü sınıfta Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünde Ulusal Staj programı kapsamında çalıştım. Şuanda da JurIstanbul Law and Consultancy avukatlık ofisinde stajıma devam ediyorum.